Profesyonel oyunculuk mesleğine Almanya’da başlayan Nursel Köse, mesleği için en kıymetli sinemalarından biri olan ‘’Yaşamın Kıyısında’’ya nasıl dahil olduğunu anlattı. Köse, ‘’Fatih Akın, benim daha evvel oynadığım Anam sinemasının yapımcısıydı. Bütün sinemaların yapımcısıydı o vakitler Almanya’da. Anam sinemasının çekimlerinde bizi ziyaret etmişti. Daha sonra galalarda gördük. Ortak arkadaşlarımız vardı, görüşüyorduk. O daima şaşırıyordu ve bana ‘’Senin üzere hoş bir bayan niçin daima bu türlü ezik rollerde. Ben farklı rollerde oynatacağım. Bir gün seninle kesinlikle çalışacağız’’ dedi.
ÇOCUK SAHİBİ OLMAK İSTİYOR MUSUN?
Ortadan vakit geçti ve beni aradı Fatih. ‘’Önümüzdeki iki sene içinde çocuk sahibi olmak istiyor musun’’ dedi. ‘’Yok’’ dedim. ‘’O vakit birlikte çalışacağız. Senin için hoş bir rolüm var’’ dedi ve Hayatın Kıyısında sinemasında oldum. Tuncel Kurtiz ile oynadık. Ben acayip heyecanlıydım. Sinemayla birçok ödül kazandık. Bana çok yeterli geldi o sinema, her türlü. Hem Türkiye’de tanınmam açısından hem dünya sinema platformunda ansızın olmam hem de Tuncel Kurtiz üzere oyuncularla oynamam önemliydi’’ dedi.
KIRMIZI HALI DEĞERLİ
Nursel Köse sinema şenliklerinin, kırmızı halının, galaların oyuncunun kendisini lanse ettiği, hiç tanımadıkları seyircilerle oldukları değerli platformlar olduğunu belirtti.
‘’Cannes Sinema Festivali’nde bir gün evvel Angelina Jolie ve Brad Pitt’in yürüdüğü halıda, sonraki gün ben yürüdüm’’ diyen Nursel Köse sinema şenliklerini çok değerli bulduğunu ve çok ciddiye aldığını söyledi.
‘’Ben hiçbir vakit rolün küçüğüne, büyüğüne bakmadım’’ diyen ünlü oyuncu; rolün, kendisini sarıp sarmalamasına baktığını söyledi. Güldürüyü çok sevdiğini belirten oyuncu ‘’Komedi güç iş lakin sinemada o kadar oynayamadım. Denk gelmedi. Benim önemli imal güldürüyü siliyor galiba’’ diyerek yaptığı iş uygun çıkarsa kendisini takdir etmesini de bildiğini söyledi ve ‘’Kendimi seyreden bir beşerim. Yanlışlarımı hatalarımı görürüm. Fanlarımla, seyircilerimizle bir ortaya geldiğimizde, onlarla olan yakınlığa çok değer veririm. Onların fikrine ehemmiyet veririm’’ dedi.
BEN ARTIK KARIMI İSTİYORUM!
Avlu dizisinde canlandırdığı Kudret ile ilgili de konuşan Nursel Köse ‘’Kudret ömrümü yedi. Kudret çok ağır bir karakterdi. Bir de uzun vadeliydi. Meskende bile eşim bazen ‘’Kudret gitsin artık ben karımı istiyorum. Nerede Nursel?’’ diyordu. Ses tonundan, vücut lisanından, beden yapısından, konuşma üslubuna kadar hepsi içimdeydi. Benimle haşır neşirdi. Sinemayı kısa bir periyot çekiyorsunuz, bitiyor, vedalaşıyorsunuz lakin uzun vadeli işlerde farklı. Bu kadar berbatlığın bir ortada olması, bu kadar canavarlığın birebir vakitte olması. Bayanlar hapishanesi kabul günü yapılan, altın günü yapılan, eğlenceli bir yer değil. Oranın şartları var, orada diğer kanunlar, diğer kendi koydukları kurallar geçerliydi ve zalim bir bayandı. Güç düşkünü bir kadındı’’ dedi.
ALLAH KİMSEYİ DÜŞÜRMESİN!
Köse karaktere çalışmak için öncesinde Bakırköy Cezaevine’ne gittiğini söyleyerek ‘’Birkaç mahkumla bayanla sohbet ettim vücut lisanına bakmak için. Bakırköy’e gittiğimizde atölyeleri falan gezdirdiler bize. Bakırköy çok örnek bir cezaevi ve kostüm yapıyorlar, dikiş var, nakış var, fotoğraf yapabiliyorlar. Allah kimseyi düşürmesin’’ dedi.
