◊ ‘Hayaller ve Hayatlar’ enteresan bir iş. Ekranlarda bayanların arkadaşlık ilgileri içerisinde başından geçenlere şahit olmaya alışığız. Sizi bu işe çeken en büyük faktör nedir?
– Farklı karakterlerin birlikte yürüdüğü bir uzun yol öyküsünü okuyormuş üzere hissettim birinci an ve bunun hüzünle karışık sevinci bana çabucak geçti. Hayatımız bunun üstüne heyeti aslında “devam etme”. Düşüyoruz, kalkıyoruz, gülüyoruz ve devam ediyoruz.
◊ Dicle karakteri mücadeleci, kolay pes etmiyor. En size yakın özelliği nedir Dicle’nin?
– Birinci kere, okumayı ve her anı kıssaya çevirmeyi bu kadar seven bir karakter var elimde. Bu paydaşlığımız beni çok güldürüyor. Çok sevdiğim bir kelam var kendim için kullandığım “hikayeler, onları anlatabilecek olanların başına gelir” diye. Dicle tam olarak o kız. Anlatmak istiyor, bu isteğin altı unutulmama isteğiyle dolu. İstiyor ki arkadaşları, yaşadıkları unutulmasın, yok olup gitmesin.
◊ Dicle, Güneş, Setenay ve Melike karakterleri ortasındaki temel bağ nerden geliyor?
– Bağların bir yerden ya da bir sebeple geldiklerine, kurulduklarına inanmıyorum. Daha doğrusu, sandığımız ve olması gereken sebeplere inanmıyorum. Birini sevmek ve kabul etmek için illa ortak özellikler yahut karşı tarafın muazzam olması gerekmiyor. Bazen yalnızca kabul edip seversin. Görünen sebeplerin hiçbirine sahip değildir fakat sen öteki bir şey görürsün, onun bile görmediği. Kızlarınki o denli, baktığında pek ortak özellik yok. Farklı sıkıntılar, farklı hayatlar, apayrı bakış açıları fakat yan yanalar ve buna bayılıyorlar. Vaatsiz, sebepsiz birlikte yürüyorlar. Dostluk, yol arkadaşlığı dediğimiz tam olarak bu.
BENİM DE ŞAHANE DOSTLARIM VAR
◊ Sizin bu türlü bir arkadaş kümeniz var mı?
– Evet ve bununla gurur duymayı öğreniyorum. Şahane dostlarım var ve bazen son devirde daha çok bakıp teşekkür ediyorum bunun için. Dinamikler değişir, hissime bakıyorum, o daima birebir. Bazen daima birlikteyiz, bazen görüşemiyoruz, herkes kendi hayatına kaptırıp gidiyor fakat daima kaldığımız yerden devam ediyoruz ve çok hoş anlar biriktiriyoruz ve biliyorum ki oraya baktığımda daima ordalar.
◊ ‘Hayaller ve Hayatlar’ söz öbeği, son birkaç yılın en favori laflarından. Bu dizinin birçok bireye ilham vereceğini düşünüyor musunuz?
– Umuyorum ve çok istiyorum bunu. Lakin bundan evvel gereksinimimiz olan farkındalık. Hayata ve hayallerimize dair farkındalık; sahiden bize mi aitler, topluma mı? Yoksa farkında olduktan sonra ilham her yerde.
DÜĞÜN HAZIRLIKLARINA ŞİMDİ BAŞLAYAMADIK
◊ Yaza sevgiliniz Serkan Çayoğlu ile düğününüz var; haberlerini okuyoruz. Çift olarak, kendinizi germeyeceğiniz bir sistem içinde hazırlık yapıyorsunuz sanıyorum…
– Çok abartmama olarak yansıyor… İkimiz için de ağır bir süreç. Diziyle birebir anda sinema çektim, 2-3 gün evvel bitti ve hazırlıklara başlayamadık. Hususla ilgili bir fikrimiz yok lakin panik olduğumuz an yalnızca 3 dakika sürüyor. Sonra gülüyoruz değerli olan biziz, işin sonunda nasılsa eğleniriz.
◊ Çok keyifli olduğunuzu sık sık söylüyorsunuz. Nazardan korkanlardan mısınız?
– Nazara inanırım lakin ‘bize değmez’e inanmak beni daha memnun ediyor. Memnunluk saklanabilen ya da saklamak istediğim bir şey değil acı da keza. Neyse o işte. Hayat daima sürpriz, yarın birlikte keyifli değilsek o nazardan değil bir şeyler bittiği içindir.
◊ Sizin için sırada ne var?
– Bilmiyorum ve bu bilmeme halini tutmaya çalışıyorum. Kendimle ilgili çok değişik bir dönemdeyim. Bu beni hem şaşırtıyor hem heyecanlandırıyor.
Yaptığı işe çok inanan bir takım
◊ Aybüke Pusat, Melisa Aslı Pamuk ve Yeşim Ceren Bozoğlu ile birebir gruptasınız diyebiliriz. Nasıl bir takım var karşımızda? İkili münasebetlerde sette ve set dışında nasıldınız?
– Öncelikle yaptığı işe çok inanan ve hürmet duyan bir takım. Bu benim için değerli. Hepimizin beşere açık ve önyargısız olmamız bize avantaj sağladı çok kolay bağlantı kurduk ve o denli de devam ediyor.
Dünyanın her yerinde sevilmek mucize üzere
◊ Dünyanın birçok ülkesinde dizileriniz izleniyor. Bu durum hayatınızı nasıl etkiliyor?
– Çok memnun oluyorum. Yaptığınız şeyin bu kadar beşere ulaşma ve kendimi sevdirme hali mucize üzere. İtalya’nın ufak bir kasabasında ya da Los Angeles’te de bir sokakta seni görünce keyifli olup sana sarılan beşerler var. İşimin beni en motive eden yanlarından biri bu…
